TradFi Kriptoyu Benimsiyor: Kripto Yerli Platformlar Mahkum mu?

Kripto borsaları en iyi dönemlerini çoktan geride mi bıraktı? Düzenleyicilerin artık Wall Street devlerine Bitcoin ve Ethereum ticareti için kapıları açmasıyla, soru TradFi vs DeFi çatışmasının gerçekleşip gerçekleşmeyeceği ile ilgili değil. Asıl mesele, kripto-yerel platformların bu etkiden kurtulup kurtulamayacağıdır.

Geleneksel finansın kendi tarafında tarih, güven ve düzenleme vardır. Kripto platformları yenilikçiliğe, hıza ve küresel erişime sahiptir. Ancak Nasdaq, NYSE ve CME’nin spot kripto piyasasına adım atmaya hazırlanmasıyla rekabet daha da ciddileşti.

Peki, Coinbase ve Binance gelecek mi, yoksa kendi sahalarında yenilmek üzere mi? Bunu çözelim.

TransFi nedir?

TradFi “geleneksel finans “ın kısaltmasıdır. Hepimizin birlikte büyüdüğü sistem bu: bankalar, borsalar, sigorta şirketleri ve düzenleyiciler.

Yüzyıllardır var olan, güven, gözetim ve bir yığın kural üzerine inşa edilmiş para altyapısıdır.

T TradFi’de tasarruflarınız bir banka hesabında durur, hisse senetleriniz NYSE’de işlem görür ve emeklilik fonunuz düzenleyicilere hesap veren biri tarafından yönetilir. Yapılandırılmıştır, yavaş değişir ve kime sorduğunuza bağlı olarak ya güven verici bir şekilde istikrarlıdır ya da sinir bozucu bir şekilde modası geçmiştir.

Kilit nokta: TradFi, düzenleme ve kurumlara güven üzerine çalışır. Kendi varlıklarınızı siz tutmazsınız: bankanız ya da brokeriniz tutar. Bu, “bir gecede her şeyinizi kaybetmenizi” zorlaştırırken, aynı zamanda sıkı bir şekilde kontrol edilen bir sistem içinde oynadığınız anlamına gelir.

TradFi kripto ile buluşuyor: SEC & CFTC yeşil ışık yaktı

Kripto borsaları tam olarak yeni değil — nasıl çalıştıklarını zaten biliyorsunuz. Yeni olan, partiye kimin katılmak üzere olduğudur. 2 Eylül’de SEC ve CFTC ABD’de kayıtlı borsalarda spot kripto ticaretine izin vereceklerini duyurdu.

Çeviri: NYSE, Nasdaq ve CME gibi devler yakında hisse senetleri ve vadeli işlemlerin yanı sıra Bitcoin, Ethereum ve ötesini de listeleyebilir.

Bu büyük bir olay. Bu, kurumların ve sıradan yatırımcıların Apple ya da Tesla ticareti yapmak için kullandıkları platformlar üzerinden kripto satın alabilecekleri anlamına geliyor. Yeni uygulamalar yok, gölgeli kayıtlar yok, muhasebecinize DEX’in ne olduğunu açıklamak yok. Sadece giriş yapın, “satın al “a tıklayın ve işiniz bitsin.

Bir şeyi ne kadar kolay yaparsanız, o kadar çok insan bunu yapar. Ve bu nihai kilit açma: tanıdık TradFi rayları üzerinde kripto, tamamen yeni bir sistem öğrenme yükü olmadan 7/24 kullanılabilir.

Sıkıcı bir mevzuat güncellemesi gibi görünen bu durum, kitlesel benimsemeye doğru atılmış en önemli adım olabilir.

TradFi vs DeFi: Gerçek çatışma

SEC ve CFTC’nin Wall Street için kripto piyasasının kapılarını açmasıyla birlikte savaş alanı da değişti. Artık sadece TradFi ile Coinbase karşı karşıya değil — TradFi ile Uniswap gibi DeFi oyuncuları da dahil olmak üzere tüm kripto borsası ekosistemi karşı karşıya.

Binance ve Coinbase gibi merkezi borsalar için tehdit çok açık. Eğer yatırımcılar hisse senetleri için kullandıkları broker ile doğrudan Nasdaq üzerinden Bitcoin satın alabiliyorlarsa, neden başka bir yerde hesap açmakla uğraşsınlar ki? Kolaylık ve güven, likiditeyi kripto-yerel platformlardan hızla çekebilir.

DeFi de bundan muaf değil. Uniswap ve diğer merkezi olmayan borsalar cazibelerini açıklık ve eşler arası erişim üzerine inşa etti. Ancak ana akım kullanıcılar aynı tokenleri yüksek düzeyde düzenlenmiş, kurum onaylı raylar üzerinden elde edebilirse, “vahşi batı” anlatısı, özellikle de deneyden ziyade güvenliğe değer verenler için cazibesini yitirmeye başlar.

Bu değişim kripto borsalarını kesinlikle öldürmeyecek, ancak çıtayı yükseltecek.

Rekabetin seviyesini yükseltmek için, TradFi’nin kolayca kopyalayamayacağı şeyleri ikiye katlamaları gerekecek: ademi merkeziyetçilik, yenilikçilik ve küresel erişilebilirlik. Ya da TradFi temel işlevlerini tanıdık, düzenlenmiş platformlara dahil ettikçe gereksiz hale gelme riskiyle karşı karşıya kalırlar.

TradFi’nin kripto platformlarına göre üstünlüğü

Kripto borsalarının felaketlerden payına düşenden fazlasını aldığı doğrudur: *parmak saymaya başladı* Mt. Gox çöktü, FTX patladı. Binance bile sürekli olarak düzenleyicilerin hedefinde. Her başarısızlık halkın güvenini zedeliyor ve yeni kullanıcıların paralarını kripto yerel platformlara taşımalarını haklı göstermelerini zorlaştırıyor.

Kırmızı bayrakların listesi uzundur:

• Milyarlarca kullanıcı fonunu yok eden yüksek profilli çöküşler.
• Hack’ler ve halı çekmeleri likiditeyi tüketiyor ve güveni aşındırıyor
• Kaldıraç ve sürdürülemez teşvikler üzerine kurulu sallantılı iş modelleri.
• Hizmetleri günlerce durdurabilen düzenleyici baskılar.
• Yerleşik finansal kurumlara kıyasla artan bir güven açığı.

Şimdi TradFi’nin girişini ekleyin. Coinbase ve NYSE arasında karar veren bir yatırımcıysanız, biri on yıllık skandallar ve belirsizlikle, diğeri ise yüzyıllardır süren düzenleme ve kurumsal güvenle geliyor. Bu karşılaştırma kripto için hiç de hoş değil.

Tabii ki borsalar bir gecede yok olmayacak. Ancak kendi kendine açılan yaralar ve dış rekabetin birleşimi, bazılarının neden yalnızca kripto platformları için neşesiz bir gelecek öngördüğünü açıklıyor. Ama hey! Bir de iyi tarafından bakalım.

Neden TradFi da mükemmel değil

Elbette Wall Street’te güven, düzenleme ve tasarımcı takımları var. Ancak TradFi kusursuz değildir — sadece farklı şekillerde başarısız olur. Lehman Brothers veya SVB gibi banka çöküşleri, “batmak için çok büyük” ifadesinin gerçek olmaktan çok pazarlama sloganı olduğunu kanıtladı. Gizli ücretler ve opak yapılar müşterilerin gerçekte ne için ödeme yaptıklarını bilmelerini zorlaştırıyor. Ve inovasyonun buzul hızını da unutmayalım — banka uygulamanız hala beş yaşındaki bir fintech girişiminden daha kötü.

Ve işte TradFi’nin basitçe kopyalayamayacağı kısım: kripto yerel platformları yalnızca ticaret mekanları değildir. Bunlar ekosistemlerdir. Token alıp satmanın ötesinde şunları sunarlar:

• Varlıkların saklanması ve doğrudan mülkiyeti için cüzdanlar.
• Ağları güvence altına almak için ödüller kazanmak için bahis oynamak.
• Atıl varlıkları gelir akışlarına dönüştüren verim çiftliği ve likidite havuzları.
• NFT pazarları, oyun entegrasyonları ve kriptoyu saf finansın ötesine genişleten token lansmanları
• Kullanıcıların platformların nasıl gelişeceği konusunda gerçekten oy kullanabilecekleri zincir içi yönetişim.

TradFi borsaları Bitcoin ve Ethereum’a maruz kalma imkanı sunabilir, ancak yakın zamanda DeFi yield farming ya da DAO oylamasını başlatmaları pek olası değildir. Onların oyun kitabı uyumluluk ve tanıdık ürünlerle ilgilidir, şüpheli deneyler yapmakla değil.”

Ve işte işin can alıcı noktası: Satoshi paradoksu derinleşiyor. Kitlesel benimseme, kriptonun TradFi ile yarı yolda buluşmasını gerektirebilir, ancak ana akım raylara ne kadar yaklaşırsa, kriptonun üzerine inşa edildiği ilke olan ademi merkeziyetçilikten o kadar uzaklaşır.

Kripto platformlarının sonu mu geldi?

Peki, Coinbase, Binance ve diğerleri ödünç alınmış zamanlarında mı? Şart değil, ancak manzara hızla değişiyor. Nasdaq ve CME gibi TradFi borsaları Bitcoin ve Ethereum spot ticareti sunmaya başladığında, kripto platformları erişim tekellerini kaybedecek. Birçok yatırımcı için, halihazırda hisse senedi alım satımı yaptıkları ekrandan kripto satın almak daha güvenli ve basit olacaktır. TradFi’nin üstünlüğü budur: güven ve kolaylık.

Ancak mesele şu ki, kripto platformları yalnızca “al ve sat” dükkanları değildir. Staking, borç verme, yield farming, token lansmanları ve yönetişim araçlarına sahip ekosistemlerdir. Bunlar TradFi’nin yakın zamanda benimseyeceği şeyler değil çünkü çok deneyseller (ve düzenleyiciler için çok karmaşıklar). Gelecek muhtemelen ya-ya da senaryosu değildir.

Bunun yerine, şunları göreceğiz:

• TradFi, büyük varlıklara güvenli, düzenlenmiş erişim sunarak kitlesel benimsemeyi ele alır
• Defi, NFT’ler, DAO’lar ve Wall Street için fazla vahşi olan her şeyle inovasyonu yönlendiren kripto yerel platformları.
• Kullanıcıların risk, getiri ve özgürlük iştahlarına bağlı olarak ikisi arasında gidip geldikleri karma bir sistem.

Yani hayır, kripto borsalarının sonu gelmedi. Ancak rolleri değişecek. TradFi ile rekabet etmek, standartları yükseltmek, güven inşa etmek ve onları benzersiz kılan şeylere daha fazla eğilmek anlamına gelir: ademi merkeziyetçilik ve yenilikçilik. Evrimleşemeyenler mi? Unutulacaklar, değiştirmeye çalıştıkları sistemin içine çekilecekler.

Son düşünceler

TransFi’nin kripto arenasındaki dramatik görünümü hikayenin sonu değil, daha çok yeni bir bölümün başlangıcı gibi.

Wall Street masaya ölçek, uyumluluk ve güven getirebilir, ancak kriptoyu ilk etapta heyecan verici kılan yaratıcılık ve açıklığın yerini alamaz.

Sonunda, TradFi kriptoya karşı değil. Kripto ile TradFi. Asıl soru, Binance, Coinbase ve Uniswap gibi platformların, eski muhafızların birkaç yeni numara öğrendiği bir pazarda alakalı kalmak için yeterince hızlı gelişip gelişemeyeceği.